J. R. R. Tolkien'in kurgusal Orta Dünya
evrenini anlatan Hobbit, Yüzüklerin Efendisi gibi
kitaplarda bir ırkın adıdır. Hobbit gibi
kimi insansı ırklar ve büyücüler gibi
insansı karakterleri olan ırklar buna dahil edilmez.
Elfler,
Quenya dilinde insan ırkını "İkinci Halk" anlamına gelen Atani çoğuluyla
isimlendirmişti, bundan ayrıca Hildor (Takipçiler),
Apanónar (Sondoğanlar), Fírimar veya
Firyar (Ölümlüler) isimlerini de kullandılar. Bazıları ise insan
ırkını -hastalık ve ölüme olan dayanıksızlıklarından dolayı ve elflerin gözünden
bakıldığında sevimsiz olan görüntülerinden dolayı- Engwar
(Zayıflar) olarak adlandırdı. Atani ismi, Sindarin
lisanında Edain şekline dönüştü, daha sonraları Edain ismi anlam
kaymasına uğrayarak sadece elflerle dostane ilişkiler içerisinde bulunan insan
ırkını belirtmek için kullanılır oldu. Sindarin dilinde bundan başka,
Aphadrim, Eboennin ve Firebrim ya da
Firiath olarak bilindiler. Elflerden sonra doğan Orta Dünya'nın ikinci ırkı
olmalarından dolayı insanlar, elflere nazaran daha zayıf, daha örgütsüz ve daha
duyarsızdır.
Tolkien'in notlarında Man (Tr. adam, okunuşu; "men") ismi başharfi
büyük olarak yazıldığı yerlerde insan ırkına mensup herhangi bir bireyi
kastederken (Quenya lisanında atan), ismin başharfi küçük m olarak
yazıldığında herhangi bir ırkın erkeklerini ifade eder (Quenya'da nér).
Örneğin; Legolas bir man’dir (erkektir), bir Man (insan)
değildir.
İnsan ırkı Tek Tanrı Ilúvatar
tarafından yaratılan ikinci ırktır. İnsan ırkı, Güneş Yılları'nın başında
uyandırıldılar, oysa ki elfler Ağaçlar Çağı'nda Birinci Çağ'ın
başlangıcında uyandırılmışlardı. Elfler, insanlardan için, bu sebeple
"Sondoğanlar" lâkabını kullandı.
İnsanlar, "insanlara bahşedilmiş olan" ölümle yüzleşirler, elfler ise
ölümsüzdür. Elfler katledilse dahi ruhları Mandos'un
Salonları'na giderek dünyanın sonuna kadar orada bekler. İnsanlar
öldüklerinde, ruhları Arda'yı terkeder ve Valar tarafından dahi bilinmeyen bir yere doğru yola
çıkar.
Halklar ve siyasi
birlikler [değiştir]
Bütün insanlar birbirleriyle uzak veya yakın akrabalık bağı taşırlardı,
bununla birlikte birçok farklı gruplaşma olmuş, birbirlerinden farklı kültürler
ortaya çıkmıştır.
Aşağıda, Birinci, İkinci ve Üçüncü Çağlardaki
farklı kültürlere sahip başlıca insan toplulukları hakkında özet bilgiler yer
almaktadır.
Birinci Çağ'ın efsanelerinde en önemli insan topluluğu Edain olarak
bilinen gruptur. Her ne kadar Edain ismi anlam olarak bütün insanları kapsıyor
olsa da, elfler bu ismi Birinci Çağ'da Beleriand'da Morgoth'a karşı kendileriyle birlikte savaşan insanlar
için kullanmışlardır. Morgoth'a karşı Birinci Çağ'da mücadele etmiş olan bu
insanlar üç boydan oluşmaktadır.
Birinci boy, Beör
Hanedanı'dır. Beleriand'a G.Y. 305'te giren Beör
Hanedanına Felagund
Finrod tarafından Dorthonion'da
Ladros
civarında bir arazi tımar verildi.
İkinci Edain boyu, başlangıçta Haldad liderliğine ve sonraları kızı Haleth'in
izinden Brethil Ormanı'na gelip yerleştiler. Bu boy kendisini, kadın reisleri
Haleth'e atfen Haleth
Hanedanı olarak adlandırdı.
Üçüncü Edain boyu en kalabalıklarıydı, Marach'ın ve
sonra torunun oğlu Hador'un yönetiminde Dor-lómin'i
yurt edindiler. Bu boy için kimi yerde Marach Hanedanı kimi yerde Hador
Hanedanı olarak bahsedilir.
-
Birinci Çağ'ın sonundaki Öfke Savaşı'nda elflere ve Valara
sundukları hizmetlerin ve yardımların ödülü olarak Edaine yeni bir ülke verildi.
Bu ülke Orta Dünya ve Ölümsüz Diyar'ın arasında denizin
üzerinde yeni yükseltilmiş bir kıtaydı, Númenor olarak bilindi. Beş köşeli yıldıza
benzeyen bu yeni kıta Orta Dünya'nın kötülüklerinden çok uzakta bir yeni yaşam
alanıydı.
Elros liderliğinde, Elros'un babası Eärendil'in kılavuzluğuyla Edain bu adaya yelken
açtı. Elros, Tar-Minyatur adıyla Númenor'un ilk kralı oldu ve Edain halkı bundan
böyle Dúnedain olarak anılır oldu (Sindarin dilinde Batılı İnsanlar).
Númenor Krallığı, istikrarlı olarak güçlendi ve Dúnedain bütün Arda'daki en asil
ve kültürlü insan halkı oldu. Elflerle ittifak yapan Númenor, Morgoth'un bir
numaralı komutanı Sauron'a karşı
savaştı.
Çok güçlü bir yapıya erişen Númeno'un halkı, İnsanlara Bahşedilen'den
(ölümden) içerlemeye başladılar. Elfler gibi ölümsüz olmak ve birikmiş güçlerini
sonsuza kadar hakim kılmayı arzulamaya başladılar. Númenorlular, Valardan yüz
çevirdi ve İnsanlara Bahşedilen'i İnsanların Felaketi adıyla anmaya
başladılar ve Valar tarafından Dúnedain için konulmuş olan Númenor'un batı
ufkundan öteye Valinor'a gitmeme kuralına lanet eder oldular. İkinci Çağ 2889'da
Ar-Adûnakhor, resmî ismini elflerin dili Quenya yerine
insanların dili olan Adûnaic'ten
seçen ilk kral oldu. Bu değişiklik Númenor'da iç savaşa yol açtı.
Númenor halkı iki kola ayrıldı: Kralın Adamları Ar-Adûnakhor'dan yana
çıktı, ada halkının büyük çoğunluğunu oluşturuyordu ve resmi dil olarak
Adûnaic'i benimsediler.İnançlılar olarak bilinen diğer topluluk ise
azınlıkta kaldı, Númenor'un en batısındaki Andúnië
şehrinin yöneticileri bu topluluğun liderleri oldular. Bu topluluk elflere
hürmetini devam ettirdi ve Quenya'yı üstün dil olarak kullanmaya devam
ettiler.
Sauron, İkinci Çağ'ın sonunda elfler tarafından neredeyse mutlak bir
yenilgiye uğramak üzereyken Númenor'da yaşanan ayrılığı kendisi için bir
avantaja dönüştürdü. Númenor kralı Ar-Pharazôn'a
teslim oldu ve kralın toplantılarında fitnesini işlemeye başladı. Nihayetinde
Sauron, Ar-Pharazôn'un Valinor'a saldırmasını önerdi ve bu sayede ölümsüzlüğü
ele geçirebileceğini iddia etti. Ar-Pharazôn, Sauron'un oyununa gelerek
saldırıyı gerçekleştirdi ve ceza olarak Númenor denize batırıldı.
"İnançlılar"dan bir kısmı felaketten kurtulabildi ve tekrar anavatana (Orta
Dünya'ya) geri döndüler ve ikiz krallık Gondor ve Arnor'u
kurdular.
-
Gondorlular zamanla diğer insan topluluklarıyla da birleştiler veya ittifak
kurdular (Örn; Kuzeyliler.
Bu ilişkiler Akrabakıyımı denilen iç savaşa yol açtı. Krallık üzerinde haklı
iddiası olan -soyu kısmen Dúnedain- Eldacar
ve saf Dúnedain kanı taşıyan Castamir
arasında yaşanan savaşta Eldacar yenildi ve ülkeden sürüldü. Gaspçı
unvanıyla Orta Dünya tarihine geçen Castamir tahta oturan isim oldu. On yıl
içinde Kuzeyli adamlarıyla ülkeye geri dönen Eldacar tahtı ele geçirdi, Castamir
yenildi. Bununla birlikte Castamir'in oğullarının ve askerlerinin çoğu Umbar'a kaçmayı başardı.
Gondor halkı ayrıca ülkenin bölgelerinde Üçüncü Çağ'dan önce de yaşayan ve
Númenor soyundan olmayan insanlar vardı. Bunlardan bir kısmı esmer tenliydi;
başlıcaları Şişman
Forlong ve Lossarnachlılardır,
bunlar Minas Tirith
kuşatılmadan önce şehre takviye olarak geldiler.
-
Arnor kurulmadan önce, bu ülkede İkinci Çağ boyunca yerleşmiş olan önemli
miktarda bir Númenorlu göçmen nüfusu vardı. Dúnedain gelmeden önce Arnor, Edain soyundan
gelen Orta
İnsanların vatanıydı, buraya ilk gelen Númenor kolonileri yerli halkla zaman
içinde bütünleşmişti.
Onuncu kralın ölümünden sonra Arnor üç prensin taht kavgasının yol açtığı iç
savaşla zayıfladı. Savaş sonunda krallık üç halefe ayrıldı; Arthedain, Rhudaur ve Cardolan. Bu üç teker teker Angmarlı Cadı Kral
tarafından yıkıldı ve tekrar ayağa kalkamadılar. Dúnedain soyundan gelenler Orta
Dünya'nın en kuzeyindeki sahipsiz kalan topraklarda kolculuk
yapmaya başladılar. Bir zaman sonra kolcuların reislerinden II. Aragorn liderliğinde
toplanarak Arnor ve Gondor'u Yeni Birleşik Krallık çatısı altında
birleştirdi.
Kara Númenorlular
[değiştir]
Númenor kıtası battığında İnançlılar, Orta Dünya üzerindeki tek Númenorlu
topluluğu değildi. Númenor'un donanması güçlendiğinde Orta Dünya'da birçok
Númenorlu kolonisi kurulmuştu. İkinci Çağ'ın ikinci binyılında nüfusu ülkenin
kapasitesini zorlamaya başlayan Númenor kıtasından doğuda Orta Dünya kıyılarına
büyük bir göç dalgasına yol açtı; Krallar tarafından baskıya maruz kalan
İnançlılar Pelargir
şehrinde yerleşti, başka topraklar fethetmek isteyen Kralın Adamları ise Umbar'a
yerleşti. Númenor yıkıldığında, Orta Dünya'da hayatta kalan Kralın Adamları
Kara Númenorlular olarak anılmaya başlandı ve bu halk Gondorlu
İnançlılara karşı hep düşman oldular.
Sauron, Kara Númenorluların yüksek rütbeli bazılarını silah altına aldı ve
bunların bir kısmı ileride İkinci Çağ'ın ikinci binyılında Yüzüktayflarına dönüştürüldüler.
Umbar, İkinci Çağ'ın 933 yılında Gondor tarafından fethedildi. Yüzüktayflarının
kökenleri tam olarak açıklığa kavuşmadı, bazılarının Mordor'un doğusunda ve
güneyinde yer alan ülkelerin krallarından olduğu rivayetleri vardır.
Gondor kralı Tarannon Falastur'un eşi kötü Kraliçe
Berúthiel, Kara Númenorlulardandı.
Umbar Korsanları
[değiştir]
Gondor'daki Akrabakıyımı
sırasında yenilen isyancılar Umbar'a
kaçmıştı. Umbar, Gondor'un kindar bir düşmanı haline geldi. Castamir'in
yandaşlığını yapmış olan saf Dúnedain ve Kara Númenorlular karıştı ve Umbar
Korsanları olarak anılır oldular.
Castamir'den yana olanlar kaçtıklarında Gondor donanmasının da büyük bir
kısmını yanlarında götürmüşlerdi. Bu kayıp Gondor'u zayıflattı ve Umbar'ın
donanma kültürünü geliştirdi. Gondor daha sonra Umbar'ı fethettiyse de kısa bir
zaman diliminde geri kaybetti.
Yüzük Savaşı döneminde Umbar Korsanları ve Haradrim
birleştiler ve Númenorlu kanının baskınlığını kaybettiği melez bir ırka
dönüştüler. Pelennor
Çayırları Savaşı'nda elli büyük Umbar gemisi ve sayılamayacak kadar çok
küçük gemiyle korsanlarca Lebennin'deki
Pelargir
liman şehrine saldırı düzenlendi. Aragorn ve Ölüler
Ordusu bütün gemileri ele geçirdi ve büyük kuşatmayı hafifletmek gayesiyle
Minas Tirith'e doğru
yelken açtılar.
Bozdiyarlılar ve onlarla akraba halklar [değiştir]
Elendil, Arnor Krallığı'nı kurduktan kısa süre sonra Arnor Krallığı Grisu nehrine
kadar genişledi. Güneyde ise Gondor Enedwaith'e
kadar sınırlarını genişletti. Enedwaith ve Minhiriath
bölgelerinde daha önceden buraya yerleşmiş olan Haleth
Hanedanı'ndan insanlar yaşıyorlardı ve Bozdiyarlılar (İng. "Dunlendings") olarak bilinirlerdi.
Bozdiyarlılar, Eriador'daki bütün
ormanlarda yaşarlardı. İkinci Çağ'da Númenorlular ormanları gemi yapmak
gayesiyle kesmeye başlayınca Bozdiyarlıların düşmanlığını kazandılar. Gerçekte
iki halk akraba olduğu hâlde Dúnedain halkı Bozdiyarlıların dilini anlayamadığı
için onları akraba olarak tanımadı. Asırlar sonra Bozdiyarlılar bu defa Rohan'ın şiddetli düşmanı oldular, zira
Rohirrim (Roh.
"Rohanlılar") halkının bir kısmı -Bozdiyarlılar yurdu olan- topraklara
(Bozdiyar'a) yerleşti ve burasını Rohan'a kattı.
Bozdiyarlılar, Yüzük Savaşı sürecinde Saruman'a hizmet ettiler ve Borukent
Savaşı'nda Saruman'ın ordusunda yer aldılar.
Dağlılar
(Isildur tarafından lanetlendikten
sonra bilinen adlarıyla Dunharrowlu
Ölüler), Bozdiyarlılar ile akraba bir halktı.
Breeli
İnsanlar da Bozdiyarlıların soyundan geliyordu.
Kuzeyliler iki ana topluluğun birleşip karışmasından oluşmuştur. Mavi
Dağlar'ın ve Dumanlı Dağlar'ın doğusunda yaşayan
insanların hepsi Morgoth ve Sauron'a bağlanmamıştı. Öfke Savaşı'ndan sonra Númenor'a
göçmeyi istemeyen Edain ve bu insanlar birlik oldular (Benzer şekilde, Birinci
Çağ'ın sonunda Aman'a gitmeyip Orta Dünya'da kalmaya karar veren Eldar doğuya
göç ederek Silvan Elflerinin beyleri oldular). Yeşilorman'da ve Rhovanion'un
diğer yerlerinde yaşayan Kuzeyliler, Dúnedain ile dostluk kurdular ve çoğunlukla
bu iki halk akraba oldu. Bu insanlardan büyük kısmı Gondor tebaası oldu. Vadili ve Esgarothlu
İnsanlar, Kocaoğlanlar ve ileride Rohirrim olarak bilinecek olan Éothéod
da Kuzeylilerdendir.
Umbar'ın uzak doğusunda başka bir insan kavmi yaşıyordu. Bunlara
Haradrim veya Güneyliler, ya da Güneyli İnsanlar denirdi.
Esmer tenliydiler, savaşa dev mûmakil üzerinde giderlerdi. Gondor'un
düşmanı olan bu topluluk, I.
Hyarmendacil tarafından İ.Ç. 1050'de nüfuz altına alındı.
Hem Umbar hem de Harad, Gondor'un Yüzük Savaşı döneminde gücünün zayıflaması
ile kontrolden çıktılar ve her iki ülke de Gondor için çok tehlikeli ve zarar
verici tehditlere dönüştü. Birçok Haradrim, Gondor'daki savaşta Sauron'un
tarafındaydı. Tolkien'in belirttiği üzere, hem Doğulular hem de Güneyliler,
Sauron'un tarafında yer almak hususunda en isteksiz ve mecburî davranan
kavimlerdi.
Morgoth'un ve Sauron'un ordularında savaşmış olan insanların çoğu Doğulular
(İng. Easterlings)
olarak adlandırılmıştır. Bunun sebebi, bu insanların Rhûn Denizi'nin doğusundan
gelmiş olmalarıdır.
Birinci Çağ'da Doğulu kimi kavimler Beleriand'daki elf krallıklarına hizmet
ettiler, aralarında en güçlüsü Bór ve Ulfang
(Kara Ulfang) ve her ikisinin oğullarıdır. Nirnaeth Arnoediad'da Bór,
elflerin tarafında sonuna kadar savaşıp can vermişken, Ulfang ve kabilesinin
taraf değiştirip Morgoth'a iltica etmesi Eldara büyük zarara yol açtı.
Morgoth'un yenilgisinden sonra Sauron, Doğulular üzerindeki nüfuzunu artırdı.
Sauron Elflerin
ve İnsanların Son İttifakı tarafından yenildikten sonra bile İkinci Çağ'da
Gondor'a ilk saldıran topluluk yine Doğulular oldu (İ.Ç. 492). I.
Rómendacil tarafından ezici üstünlükle yenilgiye uğradılar. İ.Ç. 541'de
tekrar saldırdılar ve Kral Rómendacil'i öldürerek intikam aldılar. Rómendacil'in
oğlu Turambar, Doğululardan büyük araziler ilhak etti. Takip eden asırlarda
Gondor'un Doğulular üzerindeki hakimiyeti sürdü. Üçüncü Çağ 12. yy'da Gondor'un
gücü zayıflamaya başlayınca Anduin nehrinin doğusu Gondor'un müttefiği
Kuzeylilere üstünlük sağlayan Doğuluların idaresine geçti. Sadece Ithilien
bölgesi Gondor'un karakolu olarak kalmaya devam etti.
Üçüncü Çağ'da Doğulular çeşitli boylara ayrıldılar; başlıcaları Arabasürücüleri
ve Balchoth
olarak bilinen boylardı. Doğuluların konfederasyon şeklinde örgütlediği Arabasürücüleri,1856-1944
kesitinde çok etkili oldular. Gondor üzerinde uzun yıllar boyunca büyük bir
tehdit olarak varlıklarını sürdürdüler, Ü.Ç. 1944'te II.
Eärnil tarafından kesin olarak yenildiler. Gondor Ü.Ç. 2050'de kraliyet
hanedanını kaybettiğinde, Doğulular tekrar organize oldular ve Gondor'a
saldırmaya başladılar, yeni örgütlenmede en etkili topluluk olarak Balchoth
kavmi öne çıktı. 2510'da Balchoth Gondor'u istila etti ve -daha sonra Rohan
olarak bilinecek- Calenardhon'a kadar ülkeyi istila etti. O esnada Orta Dünya
üzerinde yurt arayan ve Gondor'a yardıma gelen Kuzeyli Éothéod
kavmi tarafından Balchoth güçleri defedildi.
Yüzük Savaşı'na kadar Doğulular tarafından tekrar bir istila olmadı. Pelennor
Çayırları Savaşı'nda Sauron'un orduları içinde en şiddetli topluluk
Doğululardı.
Vahşiler veya
Drúedain [değiştir]
Diğer bir insan topluluğu ise Vahşilerdi. Bu insanlar, diğer insanlara göre
daha kısa boylu ve eğri vücutluydular. Birinci Çağ'da Haleth halkının arasında
yaşadılar ve elfler tarafından Edain olarak biliniyorlardı. Elfler onlara
Drúedain olarak adlandırmıştı (Haleth halkının dilindeki adları
Drûg ismi ve Edain isminin birleşmesinden oluşur).
Üçüncü Çağ'ın sonunda Rohan'da -ismi onlara atfen konulmuş- Drúadan ormanında
yaşayan bazı vahşiler vardı, sayıları az fakat ormanda yaşamak konusunda oldukça
tecrübeliydiler. Ormanlarına dalan orkları zehirli oklarla defetmişlerdi.
Feci bir yanlış algılama sonucu, Drúedain halkı Rohirrim tarafından vahşi
yaratıklar gibi avlandılar.
Yüzük Savaşı sürecinde, Pelennor Çayırları Savaşı esnasında Rohirrimin
Gondor'a yardım ulaştırabilmesi sorununda Drúedainin hayatı bir işlevi oldu.
Rohirrim, Drúadan ormanından düşmanın haberi olmadan geçerek Pelennor
Çayırları'na ulaştığında Mordor birlikleri büyük şok yaşadı. Yaptıkları büyük
yardım üzerine Kral Théoden, bir daha Drúedain avı yapılmayacağına kefil
oldu.
Sauron'un çöküşünden sonra Kral Elessar, Dördüncü Çağ'da Drúadan
ormanını ebediyen Drúedain halkına devretti.
-
Hobbitler büsbütün ayrı bir ırk olmayıp, insan soyundan bir kültürdür. İlk
hobbitlerin kimler olduğu ve ne zaman yaşadıkları meçhul kalmıştır. Hobbitlerden
Orta Dünya'da ilk kez Üçüncü Çağ'da diğer insan kavimlerinin tarih kayıtlarında
bahsedilir. Hobbitler üç ana gruba ayrılır; Kılayaklar (İng. Harfoots),
Ülkenler (İng.
Stoors) ve Samanpostlular (İng. Fallohides).
Başlıca
insanlar [değiştir]